Petrol %27 fırladı, TL’ye ilgi sürüyor

Küresel mali piyasaların gündemini, artan enflasyon kaygıları dün de meşgul etmeye devam etti.

Özellikle, ABD’de dondurucu soğukların enerji santrallerini devre dışı bırakması, artan enerji talebi, Brent cinsi petrolün varil fiyatını 65 dolara – 13 ayın zirvesine – itti. Yılbaşına göre bakılırsa, 50 dolar olan varil %27 yükselmiş!

Hatırlanacağı üzere, geride bıraktığımız haftalarda, düşen petrol fiyatlarını desteklemek adına gönüllü bir şekilde üretim kesintisine giden Suudi Arabistan, artan talep karşısında yeniden ‘vanayı açacağını’ söylemesi ile yavaş yavaş petrol fiyatlarının ($65-70 bandında) zirve yapmasını bekliyoruz.

Var olan enflasyon korkularına dün, ABD’den gelen güçlü makro ekonomik veriler de eklendi. Ekonomik aktivitenin canlılığını gösteren perakende satışlar verisi, tahminleri büyük ölçüde aştı. Öte yandan, üretici fiyatları enflasyonun da tahminlerin oldukça üzerinde gelmesi ile (beklenti yıllık çekirdek ÜFE %1,1 gerçekleşme %2,0 oldu) enflasyon paniği iyice arttı.

FED’in enflasyona karşı toleranslı olacağının bilinmesi nedeniyle, gelen enflasyona karşı rakibi ilk karşılayan da haliyle Amerikan dolarının ‘piyasa faizi’ olan 10 yıllık tahvil faizleri oldu. Dün bir kez daha %1,3330 seviyesini test edilmesi, doların elini kuvvetlendirdi.

EURUSD paritesi 1,20 seviyelerinin diplerine doğru çekilirken, GBPUSD paritesi 1,39 üzerinde tutunamadı. Öte yandan, ABD faizleri ile ters korele olan altın fiyatlarının dün 1,774 dolar seviyesine kadar gerileyerek 1,764 dolar seviyesindeki tehlikeli bölgeye iyice yaklaştığını gördük.

İçeride ise, USDTRY kurunun küresel enflasyon endişesi ile bozulan risk iştahından son günlerde nasibini alarak, ya da teknik manada TRY Sepet Kurun 7,62 ile ‘görevini tamamlaması’ ardından dün günün ilk yarısında, yukarıda düşüşün önünü açan 7,03-7,05 seviyelerini bir kez daha test edilse de, gece 6,98 seviyelerinde tamamladı.

Bir tarafta düşen altının ons fiyatı, öte yandan faiz avantajı ve piyasa dostu söylemler ile yatırımcıların yeniden göz bebeği olan TL’nin dolar karşısında değer kazanmasıyla, gram altın hedeflediğimiz 396 seviyesine kadar dün geriledi. Gerek ons altında, gerekse de gram altında zarar kes uygulayabilecek cesareti olan yatırımcılar için gelinen seviyeler alım yönlü denenebilir. Detaylar grafiklerde.

Haliye ne kadar yazarsak yazalım, gözler sadece piyasalara kılavuz olan ABD tahvil faizlerini takip etmeye devam ediyor. Sorulması gereken esas soru ise, %1,33 ile son 1 yılın zirvesine çıkan 10 yıllık tahvilin ne zaman FED’i rahatsız edeceği olmalıdır. Takdir edersiniz ki, uzun vadeli faizlerin de yükselmeye başlaması (30 yıllık tahvil 1 yılın zirvesinde), nazik bir toparlanma içinde olan büyümeyi olumsuz etkileyebilir.

Dün gece geç saatlerde açıklanan FED’in toplantı tutanaklarına göre, mevcut ultra gevşek para politikasından çıkılmanın biraz zaman alacağı, bunun zamanı geldiğinde iletişiminin kamuoyu ile sağlıklı bir şekilde yapılarak 2013 Bernanke hadisesinin tekrar edilmeyeceğine vurgu yapıldığını görüyoruz. Basitçe, enflasyon ve istihdamın istenilen seviyeye doğru ilerlemesi durumunda, normalleşme başlayacak ama henüz FED o noktada değil! Bu da açıkça küresel iyimserliğin devamı anlamına geliyor.

Bu bağlamda, EUR ve GBP’de yaşanan son günlerdeki hafif de olsa geri çekilmenin kalıcı olmayacağını düşünüyoruz. Gümüş ile ilgili kendimizi tekrar etmemek adına yorum yapmakta imtina etsem de, görüşlerimizde hiç bir değişiklik yok. Yılın bir noktasında gümüşün şah çekmesini (Queen’s Gambit) beklemeye devam edeceğiz.

ABD dolarının değer kazanmasına rağmen, içeride Türk Lirası’nın göredeli olarak güçlü kalmaya devam ettiğini not etmek gerekiyor. Örneğin, EURTRY kuru 8,39 seviyesine kadar gerileyerek son 6 ayın dibinde! Öte yandan, BİST100 endeksi dün günü yatay kapatırken, Halkbank’ın ABD’den gelen haberler ile tavan yapmasına rağmen, XBANK endeksi %1 düştü! Borsada momentum biraz kaybolmuşa benziyor!

Her ne kadar, uzun süredir taşıdığımız ‘dolar sat TL’ al pozisyonumuzdan ‘kar al’ çalıştırarak, 6,90’lı seviyelerden çıkmış olsak da, TL’nin 7,03-7,05 bandı üzerinde gecelik bir kapanış yapmaması durumunda, TL’nin göreceli olarak iyimser tavrını korumasını beklemeye devam ediyoruz. Henüz ‘TL sat dolar al’ gibi bir niyetimiz veya beklentimiz de yok!

Bugün, gözler, TSİ14:00’da TCMB olağan Para Politikası Kurulu toplantısında olacaktır. Her ne kadar genel kanı, politika faizinin %17’de sabit tutulacağı ve beraberinde güçlü politika metni ile ‘şahin’ duruşunun korunacağı yönünde olsa da, ölçülü bir faiz artırım ihtimalini de 50-100 baz puan kesinlikle dışlamıyoruz.

USDTRY kurunda teknik manada 6,85-6,90 aralığı halen daha test edilebilir. Görülmesi durumunda, illaki döviz alım yapmanız gerekiyorsa (hedge amaçlı veya ithalat ödemesi) alım denenebilir. 6,85 seviyesi aşağı yönlü geçilirse, tereddütsüz TL lehine alım yönünde yeniden pozisyon açacağız.

Kıbrıs İktisat Bankası günlük bülteninden alıntıdır

Güldem Atabay: Emtia piyasasında ‘Süper Döngü’ ve Türkiye

Unicredit ve Commerzbank’tan dolar/TL tahminleri

ABD ekonomisi şaha kalktı, ama Wall Street mahsun

Türk lirası için kritik uyarı